DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Nükleerin Soğutma Suyu ‘Kaynama’ Noktasında

Yayınlanma Tarihi : Google News
Nükleerin Soğutma Suyu ‘Kaynama’ Noktasında

Küresel ısıtma birlikte artan deniz sıcaklığı Akkuyu Nükleer Güç Santralı soğutabilecek sınırı geçti. Projenin durdurulması için açılan dava reddedilirken Avukat Atal kararı istinafa taşıdı: Türkiye koşar adım felakete sürükleniyor.

Akdeniz’in su sıcaklığının Akkuyu Nükleer Güç Santralı’nı soğutulabilmesi için gereken 28 derecelik üst limiti aşmasına rağmen projenin durdurulması talebini mahkeme reddetti.

Kararı istinafa taşıyan Avukat İsmail Hakkı Atal, “İklim krizi sürecinde Akdeniz’in nükleeri soğutamayacağı kesin. Türkiye koşar adım felakete sürükleniyor” dedi.

Küresel ısıtma denizlerdeki su sıcaklığının artmasına neden olurken nükleer santrallarda soğutma suyu olarak kullanılması da riski artırıyor. Başta Fransa ve İsveç olmak üzere birçok ülkede, deniz suyunun aşırı ısınmasında dolayı reaktörler durdurulmak zorunda kalındı.

Mersin Akkuyu’da inşa edilen Ruslara ait Akkuyu Nükleer Güç Santralı’nda da aynı tehlike sürüyor. Saatte 1 milyon metre küplük soğutma suyuna ihtiyaç duyulan santral için maksimum deniz sıcaklığı 28 derece. Ancak Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verileri soğutma suyu olarak kullanılacak Akdeniz’in maksimum sıcaklığı geçtiğini gösteriyor. Geçen yıl inşaat sahasında en yüksek deniz suyu sıcaklığı 31,9 dereceyi buldu. Temmuz ayı ise deniz sıcaklığı ortalaması ise 28,4 derece oldu.

BirGün’den Gökay Başcan’ın haberine göre; Tüm bu tehlikelere dikkat çeken Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri, Mersin 2. İdare Mahkemesi’nde dava açtı. İtirazların araştırılması için bilirkişi keşfi yapılmasına dahi gerek duymayan mahkeme reddetti. Bunun üzerine dernek avukatı İsmail Hakkı Atal, kararı istinafa taşıyarak Adana Bölge İdare Mahkemesi’nde başvuru yaptı.

Keşif yapılmadığına dikkat çekilen dava dilekçesinde, “Dava dosyasında soğutma suyu yeterliliği açısından keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadığı gibi, davalı idarenin soğutma suyu yeterliliği konusunda da hiçbir inceleme, araştırma, teknik analiz yapmadığı/ yaptırmadığı yargılama sırasında ortaya çıkmıştır. Buna rağmen yerel mahkeme -en iyi ihtimalle- 2014 yılındaki iklim değişikliği parametrelerine bağlı olarak hazırlandığını varsaydığımız ÇED raporu ve ÇED iptal davasındaki bilirkişi raporuna dayanarak ret kararı vermiştir” denildi.

12 Mayıs’ta Resmi Gazete’de yayımlanan Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’ndeki değişiklik kararı ile bir skandala daha imza atıldı. Yönetmeliğin eski halinde denize deşarj edilen soğutma suyunun 35 dereceyi aşamayacağı ibaresi yer alırken, Akkuyu için bu sınır ortadan kaldırıldı.