İncilipınar Mahallesi’nde bulunan Gölgeler Apartmanı da yıkılmıştı. Yıkılan apartmanın enkazı altından kalan 21 kişi hayatını kaybederken çok sayıda kişi de yaralanmıştı. Olay sonrası Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Gölgeler Apartmanı’na ilişkin başlatılan soruşturma tamamlandı.
İddianame kabul edildi, 2 sanık hakkında hapis cezası talep edildi
Tamamlanan soruşturma sonucunda tutuklu sanıklar İhsan Ç. ve Mehmet Necati G. hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 2 yıl 8’er aydan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis talep edilen iddianame hazırlandı. Hazırlanan iddianame, 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
Hazırlanan iddianameye göre, inşaatı 1991 yılında tamamlanan Gölgeler Apartmanı’nın mimari proje müellifinin ve fenni mesulün İhsan Ç., müteahhidinin ise Mehmet Necati G. olduğu belirtilerek, yıkılan binanın enkaz kaldırma çalışmaları esnasında bilirkişi heyetinin olay yerinde inceleme yaptığı ve numune aldığı vurgulandı. İddianamede, iki profesörün de yer aldığı 7 kişiden oluşan bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda bina inşaatında kullanılan malzemenin kalitesiz olduğu belirtildi. Raporda, “Alınan numunelerde yapılan incelemede betonun dere kumundan yapılmış olduğu, dere kumunun herhangi bir eleme ve agrega dane çaplarının düzenlenmesi yapılmadan olduğu ve usule aykırı şekilde kabul edilemez boyutlarda dere çakılı kullanıldığı ve azami dane çapının 20 santimetre ebatlarına çıktığı gözlemlenmiştir” ifadeleri yer aldı.
Raporun devamında betonun çok kötü olması nedeniyle numune alınmakta zorluk çekildiği de vurgulanarak, “Uygun görülen yerlerden örnekler aldırılmıştır ancak betonun numune alınamayacak derecede kötü olması sebebiyle dağıldığının görüldüğü, alınabilecek miktarda numunenin alındığı, her ne kadar aynı kütleden 3’er numune alınması gerekiyor ise de betonun çok kötü olması, yapının çok kırılgan olması ve yapının çok fazla parçalara ayrılmış ve hasar görmesi sebebiyle aynı kütleden 3 numune alınamamıştır. Bilirkişi heyetince olay yerindeki bina yıkıntısından beton kalitesinin çok kötü olması nedeniyle her ne kadar daha fazla numune alınması için girişimlerde bulunulmuş ise de betonun çok kötü olması ve yapının çok fazla parçalanması sebebiyle daha fazla numune alınamamıştır. Yine aynı sebepten ötürü aynı kütleden 3’er numune alınamamıştır. Bu husus fotoğraf ve video ile kayıt altına alınmıştır. Toplamda 4 beton numunesi alınamamıştır. Yani 13 beton numunesi için karot yapılmış ancak 9’u sağlam çıkmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan 21 kişiye mezar olan Gölgeler Apartmanı’ndaki kolon kesilme iddialarına da açıklık getirilen raporda, “Kolon kesimi söz konusu olmasa bile yapının düşük beton kalitesi, kötü demir işçiliği ve asmolen tavan kullanılmış olması sebebiyle çökmüş olması olasılığı kuvvetle muhtemeldir. Bu durumu destekleyen önemli bir husus yapının çevresinde bulunan yüzlerce apartmanda bir göçme görülmemiş olmasıdır. Bu şekliyle herhangi bir kolon kesilmemiş olsa bile bu yapının yukarıda belirtilen nedenlerle özellikle beton kalitesi ve donatı işçiliği hataları sebebiyle yıkıldığı kanaatine varılmıştır” ifadesi kullanıldı.
Hazırlanan iddianamede, binanın statik ve mimari projeleri arasında uyumsuzluklar bulunduğu da aktarılarak bina yapımında kullanılan betonun çok kalitesiz olduğuna bir kez daha değinildi. İddianamede, “Gölgeler Apartmanı’nın teknik uygulama sorumlusu ve mimari proje müellifi olan şüpheli İhsan Ç. ve bina sahibi ve müteahhidi olan Mehmet Necati G.’nin meslekleri ve bina yaptırmanın verdiği sorumluluk gereği tüm riskleri bilmelerine, ülkemizin deprem kuşağı içerisinde olması ve daha önce ülkemizde meydana gelen depremler nedeniyle çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybetmesine rağmen, meydana gelebilecek bir deprem neticesinde Gölgeler Apartmanı’nın dönemin mevzuatına uygun olarak inşa edilmemesi durumunda yıkılabileceğini öngörecek durumda oldukları halde söz konusu binayı yasal mevzuata uygun olarak inşa etmemeleri sebebiyle bilinçli taksirle hareket ettiklerinin kabulü gerekmektedir” ifadeleri yer aldı.
İddianamenin devamında, tutuklu 2 sanık hakkında bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçunu işledikleri ve bu nedenle haklarında kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delillerin bulunduğu da belirtildi.